bulamasa kimse beni senin yokluğunda
köşe bucak kaçarken beraber
her soluklandığımız ağaç dibinde
sarılsam son nefesimde gibi sana
sevdiklerimiz; kararan havada
denizin bıraktığı yosunlarda
ağlayan bir çocuğun bakışlarında
görebilecek bizi her aradığında
ve bir gün döndüğümüzde geri
kelebek dahi olsak dünyada
yine beraber yaşayacağız tüm ömrümüzü
kısa da olsa yan yana acı da yan yana
hayatın tüm renkleri sende
akan nehir sayende
ve doğan güneş senin içinken
ben sadece seni seven bir insan
aşkı anla gönül...
22 Kasım 2015 Pazar
17 Ekim 2015 Cumartesi
-
ne diye çabalar insan
ne duymak ister
iki kelime yetmez
tutsam ellerinden der
yine aynı şarkı
aynı sokak denk gelir
sessizlik denk gelir de
sensizlik nedendir
tutsam demesem ellerinden
aslını aramasam
sesi, varlığı bulmuşken
herşeyi geri versem
şansımı denesem tekrar
kaybedeceklerimi düşünmeden
her nefesimi senden alsam
her nefesimi sana versem
sözlerim gözlerimde
ellerim dizlerinde
sona eriyorum
yine esikisi gibi
ne duymak ister
iki kelime yetmez
tutsam ellerinden der
yine aynı şarkı
aynı sokak denk gelir
sessizlik denk gelir de
sensizlik nedendir
tutsam demesem ellerinden
aslını aramasam
sesi, varlığı bulmuşken
herşeyi geri versem
şansımı denesem tekrar
kaybedeceklerimi düşünmeden
her nefesimi senden alsam
her nefesimi sana versem
sözlerim gözlerimde
ellerim dizlerinde
sona eriyorum
yine esikisi gibi
-
bu da gelir başa
diyecekler unutulur
gitme denmez siluete
giden gitmiştir
sen cesaret edesiye
yazık olur kalana
yaşanmaya değer her ne varsa
düşer kuru bir yaprak gibi yere
bir şarkı çalınır kulağa
yine son acı tazelenir
yine acımız tazelenir
diyecekler unutulur
gitme denmez siluete
giden gitmiştir
sen cesaret edesiye
yazık olur kalana
yaşanmaya değer her ne varsa
düşer kuru bir yaprak gibi yere
bir şarkı çalınır kulağa
yine son acı tazelenir
yine acımız tazelenir
-
bitmeyecek gelir bitmeyecektir de
öylesine sevilmeli aslı sevginin
her yol ona çıkarken
her kelime onun için cümle oluyorsa
neden aşkı arar insan
seni bulmuşken gönül
teni yaratır yokluğunda
koku esen yelden
kaybedilmez kavgalar
her adım sana atılır
düştükçe gönül
aşkı ara ardısıra yerde
neden aşkı arar insan
seni bulmuşken gönül
karamsarlık çelmesine takılıp yine düşünce
boşluk ağırlar dostunu
beklenmez sevginin merakı
boşluk sarar sarmalar
gurur iyi değildir aşık olana
arayamaz kendin için olanı
duyamaz duyması gerekeni insan
her köşe başında
kitap ayracında
çay bahçesinde
sarıdan turuncaya kaçan sokak lambasında
arar yolunu
anlamadığı şarkı
kokusunu unuttuğu içki
çıkar omuz
hayat
öylesine sevilmeli aslı sevginin
her yol ona çıkarken
her kelime onun için cümle oluyorsa
neden aşkı arar insan
seni bulmuşken gönül
teni yaratır yokluğunda
koku esen yelden
kaybedilmez kavgalar
her adım sana atılır
düştükçe gönül
aşkı ara ardısıra yerde
neden aşkı arar insan
seni bulmuşken gönül
karamsarlık çelmesine takılıp yine düşünce
boşluk ağırlar dostunu
beklenmez sevginin merakı
boşluk sarar sarmalar
gurur iyi değildir aşık olana
arayamaz kendin için olanı
duyamaz duyması gerekeni insan
her köşe başında
kitap ayracında
çay bahçesinde
sarıdan turuncaya kaçan sokak lambasında
arar yolunu
anlamadığı şarkı
kokusunu unuttuğu içki
çıkar omuz
hayat
6 Ağustos 2015 Perşembe
Şiir
Biraz
daha gelemeyeceksen ben yine bekleyeceğim
Bu
sıcakta bu soğukta
Yağdı
yağacak yağmurda
Koşuşturan
insanların arasında
Siyah
bir kediyle oturduğumuz bu bankta
Ben
seni bekleyeceğim.
Yerim
var ekmeğim de var gibi
Okuyacak
kitaplarım ise bir ömürlük
Anlayacağın
eksik bir şey var;
Gülememek
ama tebessüm etmek gibi
Cebindeki
paranın hiçbir yerde geçmemesi gibi
Göz
gözü görmeyen yağmurda sokakta kalmak gibi
Bu
eksiklik acıdan da acı, ölümle diz dize oturmak gibi.
Harflerin
uzak diyarlara göç etmesi ile
Kuracak
bir cümle, söylenecek bir şarkı bulamamak gibi.
Senin
varlığın nasıldı unuttum ama
Eksikliğin
böyle işte
Şiir
Senin
gelmediğin, gelemediğin
Ya
da hiç bulunmadığın bir yerde yaşamak,
Hayatın
tüm renkleri olan ara sokakları dahi
Ölüme
benzetmek
İşte
bu.
Ben
biraz gitmek isterdim ama yanına
Ya
da sevmenin var olmadığı bir yere
Seni
götürmek.
Seninle
orayı aşk’ın başkenti yapmak isterdim.
Seni
isterdim bütün acıları yüklenerek
Ya
da seni aramak isterdim çöller boyunca;
Bulamamak
da olsa yolun sonunda
Senin
heyecanına varmak,
Yaşama
anlam katmak isterdim.
Bu
kadar basitleştirmeden
Seni
hem kimselere göstermemeyi
Hem de
senin benim olduğunu yedi cihana duyurmak isterdim
Şiir
Ellerimi
koyacak bir yer bulmalıyım,
Ama
bir an önce,
Bu
şaşkınlığım gülünç olmamalı,
Ya
da olsun.
Anın
tadına varıp yaşamalı her ne varsa,
Dudaklar
ısırılmadan dişlerle gülmeli.
Ve
sesler, gitar, keman adını bilmediklerim,
Bir
bir, tatlı ve de narin narin işlemeli aklıma
Bu
anın güzelliğini;
Sırtımı
yaslamışken sandalyeme,
Mutluluktan
uçmanın verdiği huzuru.
Ne
güzel şey sevmek,
Daha
da güzeli sevilmek.
Sevilmenin
merak edilen anlamı
Bulunmamalı,
durdurun beni merak ediyorum
Hem
de nasıl
Denizi
seviyorum ama yüzmeyi bilmeden
Uzaktan
Seni
seviyorum…
Çıt Yok
Her
adımda on beş yirmi arası ölü yaprağı eziyorum.
Ağaçlar
koyu kahverengi, yerler ise ay ışığı ile açık kahverengi.
Serinlik
var.
Buradan
geçen kaçıncı insanım.
Var
mı acaba bir anlamı?
Yürüyorum
koyu kahverengi ağaçlar arasından.
Sıklaştıkça
ağaçlar ısınıyorum.
Bazı
ağaçlar ıslak.
Koyu
kahverengi ıslak ağaçlar arasında yürüyorum.
Ay
karşımda;
Bütün
çirkinliği ve karanlığı ile bana bakıyor.
Rüzgar bu bakıştan memnun gibi;
Bir
esinti ile bana sevgisini gösteriyor.
Buralarda
hatırım var hala.
Vakti
geldi,
Yerimi
hazırlamışlar önceden.
Oturup
yere, önce sol sonra sağ ayağımı atıyorum içeri.
Kalçamı
topraktan kaldırıp atlıyorum yerime.
Güzel
mi güzel
Bana
layık
Ve
de başlıyor merasim;
Rüzgar yine iş başında;
Toz
toprak ne varsa çukuruma doluşuyor.
Yavaştan
bir ağırlık seziyorum bedenimde
Yağmur
başlıyor ardı sıra
Bir
yaprak bu kadar ağır mı olur derken
Bir
ağaç yıkılıyor ve bir tane daha
Tam
çukuruma göre
Zifiri
karanlıkta bir başıma, nefes alacak yerim kalmadan.
Her
şey yolunda gibi
Daralan
göğüs kafesi ve damarlar şaşkın.
Onların
yoktu haberi olacaklardan.
Bir
kalp sakin ve telaşsız.
Son
sigarasını çekiyor ciğer ise.
Haberi
kalpten almış besbelli.
Gözler
kararıyor.
Bazen
yarım yamalak açılsa da artık tamamen kapalı.
Kalp
gitmiş.
Ciğerin
sigarası yarım kalmış,
Yaşanılanlar
yarım kalmış,
Ama
çukur kapanmış.
Güneş
açmış
Yeni
güne dünya bir kişi fazla başlamış.
30 Mayıs 2015 Cumartesi
Durum
Düşünmeye fırsat vermeden de söylenmiş olabilir sözlerim, hızına erişemeden akıl yorup dile dökmüş de olabilirim hislerimi. Sözlerim yalandır büyük bir ihtimal, inanmayanlarınıza. Kabullenebilmek mühim olan. Eskik yada abartıdan uzak olabilmek değil sorun olan, sorun; olamamak. Anlam noksanlığı hissetmeden, karamsarlık çukuruna düşmeden, huzuru yanlış an ve yerlerde aramaktan dolayı tamlık olgusunu yaşayamamak. Tam olamamak, özetle olamamak. Kimisi için adam, kimisi için de örnek olamamak. Saçmalaktan çekinerek sözcükleri cümle yerine parça parça harcamak yanlışımız.
Kaydol:
Yorumlar (Atom)